Dizeldeki dramatik düşüş 2018’de yavaşlayabilir
Ototeknikveri 04 Ocak 2018 07:43
Dizel motorlar uzun zamandır Avrupa otomobil piyasasına hakimdi, performans ve yakıt ekonomisi bakımından müşterilere cazip geliyordu. Geçen yıl ise çeşitli sebepler dizele olan talebin düşmesine neden oldu. Uzmanlar ise dizelin henüz ortadan kalkmayacağını söylüyor.
Dizel satışlarındaki düşüşün 2018’de yavaşlaması bekleniyor. Otomobil üreticilerinin karbon emisyon gerekliliklerini karşılamak için ürün portföylerinde dizel otomobil bulundurmaları kaçınılmaz. Şu anda Avrupa filoları için karbondiyoksit emisyon standartı 130 gr / km.
Frost & Sullivan firmasından danışman Pietro Boggia “Önümüzdeki bir kaç yılda dizelde ani ve fazla bir düşüş beklemiyorum. Daha yavaş ancak istikrarlı bir düşüş söz konusu olacak. 2018’de dizelin payı %2 - %3 civarında azalabilir.” dedi.
LMC Automotive güç aktarım mekanizmaları araştırma yöneticisi Al Bedwell ise dizelin piyasa payının 2018’de %42’nin altına düşeceği öngörüsünde bulundu. Bedwell, otomobil üreticilerinin 2020’ye kadar dizel satışlarını büyük düşüşler olmadan sürdürmeleri gerektiğini, bunun CO2 hedeflerini yakalamak için kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Continental güç aktarım mekanizmaları bölümü yöneticisi Jose Avila tedarikçi firma olarak paniğe kapılmadıklarını söyledi. Avila dramatik bir düşüş olmadığını, geleneksel motor ve şanzımanlar için gayet iyi siparişler aldıklarını vurguladı.
Dizelin parlak günleri Avrupa emisyon standartlarının sıkılaşması ve Volkswagen Grubu’nda patlak veren emisyon hilesi skandalı ile sona erdi. Pek çok belediye şehir merkezlerinde dizel araçları yasakladı.
2011’de %55 piyasa payı bulunan dizel (%43 benzinliye karşılık), 27 Avrupa ülkesinde artık %44 paya sahip. 2003 yılından beri dizelin piyasa payı ilk kez bu kadar düştü. Özellikle 2017’de yıl düşüş hızlı oldu ve piyasa payı %5 azaldı.
17 Avrupa ülkesi piyasasını tarayan LMC Automotive Ekim ayı itibariyle dizelin piyasa payının %42 olduğunu açıklamıştı. Bu da bir önceki yıla kıyasla %7 düşüş anlamına geliyor. JATO analisti Felipe Munoz bunu “Dizel fenomeni ortaya çıkışı ile aynı hızda ortadan kaybolacak gibi görünüyor.” sözleriyle ifade ediyor.
Otomobil üreticileri 2021’den itibaren daha da sıkılaşacak (95 gr/km CO2) emisyon standartlarına uymak için farklı motor seçeneklerini dengeli oranlarda sunmaya çalışacak. Hedefi tutturmak için önemli oranda elektrikli ve hibrit seçenek sunulması gerekecek. Bu süreçte hala dizellere de çok ihtiyaç olacak.
Farklı görüşler
LMC’den Bedwell özellikle Fransa’da piyasanın yeniden dengelendiğini söyledi. Bir zamanlar %70’lere varan oranda dizelin hakim olduğu ülkede şimdi dizelin pazar payı %48’de ve düşüş yavaşlama eğilimine girdi. Dizel satışları 2017’de Almanya’da %12, İngiltere’de %15 düşerken Fransa’da bu düşüş %5’te kaldı. Bedwell “Fransa zaten dizel satışlarında büyük kayıp yaşadı. Bundan sonra düşüş olmaz demiyorum ama düşüş yavaşlayacaktır.” dedi.
BorgWarner CEO’su James Verrier ise düşüşün dizelin piyasa payı %30’lara varana kadar devam edeceğini düşünüyor. Yine Continental’den Avila da bu oranın %40’ların altına ineceğinden emin.
PwC Autofacts’den Christoph Stuermer, %5 düşüşle, dizel satışlarının piyasa payının 2018 yılının sonunda %40’ta olacağını düşünüyor. Öte yandan Stuermer Avrupa’da her ülkede dizele yaklaşımın farklı olduğunu da belirtti. Stuermer Almanya ve Fransa gibi bir kaç ülkede artık şüphe ile bakıldığını ancak pek çok diğer ülkede dizel satışlarının henüz olumsuz etkilenmediğini söyledi.
Dev yatırımlar
Otomobil üreticileri dizelin daha temiz ve modern bir hale gelmesi için yeni teknolojiler geliştirerek ortadan kalkmasını engellemeye çalışıyor. Daimler CEO’su Dieter Zetsche bunu Temmuz ayındaki bir açıklamasında “Dizel uğrunda savaşmaya değer.” sözleriyle ifade etmişti. Firmanın Avrupa’daki dizel satışlarında 2017’de ufak ta olsa bir yükselme bile görüldü. Dizel satışlarını %4 artıran Daimler 512.622 adet dizel taşıt satarak bu alanda Volkswagen’den sonra ikinci oldu.
Daimler’in dizel motorlar sorumlusu Mario Muerwald dizelden uzaklaşmanın ekolojik ve ekonomik bakımdan bir hata olacağını belirtti. Muerwald tek sürüş sistemine bağımlı kalmadıklarını, verimli ve temiz benzinli motorları, dizel motorları, plug-in hibrit, pilli ve hidrojenli sürüş sistemlerini birarada sunmanın doğru bir strateji olduğuna inandıklarını söyledi.
Daimler’in yeni OM 654 ve 656 dizelleri 3 milyar euro yatırımla geliştirildi. Yeni motorlar gelecek yıl daha fazla modelde yer alacak. Motorlar ilk kez 2016’da E-Serisi modellerinde kullanıldı ve nitrojen oksit emisyonu için yeni uygulamaya girecek Avrupa Gerçek Sürüş Emisyonları (RDE) prosedürüne uygun geliştirildi.
2017’de dizel satışlarında %4 düşüş kaydeden Ford Avrupa ise yeni yılda EcoBlue 1.5 ve 2.0 litre motorlarına otomobillerinde yer verecek. Bu motorlar SCR (seçmeli katalitik azaltım) teknolojisini kullanıyor, bu sayede RDE test standartlarına daha iyi uyum sağlıyor.
Daha fazla benzinli motor
Bu değişen manzara, üretim planlarını ve güç aktarım mekanizmalarını yeniden değerlendirme konusunda otomobil üreticilerini daha çevik olmaya zorladı. Şimdilik, kaybolan dizel satışlarının çoğu doğrudan benzinli motorlu modellerin satışlarına dönüşüyor. Avrupa'da dizel satışları yüzde 66'dan yüzde 48'e düş-en PSA, Avrupa'daki benzinli motor talebini karşılamak için Çin'deki fabrikasından 100.000 ilave üç silindirli PureTech benzinli motor ithal edecek. Bir sözcü, 2019 yılına kadar Fransa'daki iki fabrikada bu motorların üretiminin ikiye katlanacağını söyledi.
Dizel, Renault'un Avrupa'daki satışlarının yüzde 55'ini oluşturuyor ancak Fransız üretici yeni stratejik planı uyarınca, dizel motor ailelerini üçten bire indirip, SCR teknolojili motorlara ağırlık verecek ve 2022'ye kadar genel dizel arzını yüzde 50 oranında azaltacak. Renault da tıpkı PSA, Fiat Chrysler ve VW gibi Fransa'da partikül emisyonlarına yönelik suçlamalarla karşı karşıya kalmasına rağmen suçunu reddetti.
IHS Markit'ten Romain Gillet hemen hemen tüm markaların dizel ürün çeşitlerini en fazla bir ya da iki çeşit ile kısıtlayacaklarını, buradan yapacakları maliyet tasarrufu ile elektrikli teknolojileri finanse edeceklerini söyledi.
Değişen tercihler
Teknolojik açıdan bakıldığında, otomobil üreticileri filolarında küçük, turbo şarjlı benzinli direkt enjeksiyonlu motorlara, 48 volt yarı hibrit sistemler, elektrikli araçlar ve yoğun şekilde plug-in hibrit araçlara ağırlık verecekler. Özellikle 2020'de yürüylüğe girecek yeni emisyon standartları ile elektrikli otomobillerin daha cazip hale gelmesi bekleniyor.
Kasım ayında Los Angeles otomobil fuarında Mercedes, beygir gücünü artırmak ve yakıt tasarrufu yapmak için altı silindirli bir benzinli motora bağlanan 48 voltluk yarı hibrit sisteme sahip yeni CLS sedanını piyasaya sundu. Analistler, bu tür sistemlerin 2020 yılına kadar yaygınlaşmasını ve bir kaçının 2018'de piyasaya sürülmesini bekliyorlar.
Otomobil üreticilerinin giderek yaygınlaşan hibrit sistemlerin yanı sıra, daha büyük silindir hacimli motorlar için dizel kullanmaya devam etmesi, küçük motorlarda ve ana akım modellerde ise benzinli motorlara ağırlık vermesi bekleniyor.
Dizelin yakın zamanda tamamen ortadan kalkması beklenmese de, Volkswagen skandalı, katılaşan emisyon kısıtlamaları ve bazı şehir merkezlerindeki dizel yasakları nedeniyle tüketicilerin dizele olan güvensizliğinin devam edeceğinde tüm analistler hemfikir. Bu da otomobil üreticilerini tüketiciye sunacak alternatifler geliştirmesini hızlandıracak.
Son Güncelleme : 05 Ocak 2018
